Şifreli sembol ve harflerden oluşan 14 satırlık esrarengiz mesaj, 11 Ağustos 1676’da İtalya’nın Sicilya bölgesindeki Palma di Montechiaro manastırında rahibenin hücresinin zemininde keşfedilmişti.
Yıllar boyunca uzmanların sayısız girişimine rağmen, İtalya’daki Ludum Bilim Merkezi’nin direktörü Daniele Abate ve ekibi özel bir bilgisayar yazılımı kullanarak bir buluş yapana kadar mektup bir muamma olarak kaldı.
Antik sembolleri Yunanca, Latince, Runik ve Arapça gibi farklı dillerdeki stenografik sembollerle karşılaştıran araştırmacılar, mesajı deşifre etmeyi başardı. Abate, mektubun eski alfabelerin bir karışımı kullanılarak karmaşık bir kodla yazıldığını ve rahibenin kendi dilini yarattığını açıkladı.
Ekip, hecelerin ve harflerin sıklığını analiz ederek sofistike bir şifre çözme algoritması geliştirdi. Mesaj, herkesi şaşırtacak şekilde, teoloji ve mitolojiye dair derin bir bilgi ve anlayış ortaya koyuyordu.
Mektupta ne yazıyordu?
Notta, Kutsal Üçleme’ye (teslis) “ölü ağırlıklar” denmesinin yanı sıra, iddiaya göre, “Tanrı ölümlüleri özgürleştirebileceğini düşünüyor … Sistem hiç kimse için çalışmıyor … Belki de Styx artık kesindir” ifadeleri yer alıyor.
Yunan ve Roma mitolojisinde Styx, yaşayanların ülkesini yeraltı dünyasından ayıran bir nehir olarak tasvir ediliyor.
Cumhuriyet’te yer alan habere göre Abate, konuya ilişkin demecinde, “Rahibenin psikolojik profilini görmezden gelemezsiniz. Bu rahibe hakkında mümkün olduğunca çok bilgi toplamamız gerekiyor” dedi.
Abete ayrıca, araştırmalar sırasında Rahibe Maria’nın akli dengesinin yerinde olmadığını tespit ettiklerini ifade ederek, “Tarihi kayıtlardan her gece çığlık attığı ve şeytana karşı savaştığını öğrendik” dedi.
Genç kadının şizofreni veya bipolar bozukluktan muzdarip olduğunu düşünen Abete, “şeytan imgesinin bu bozukluklarda sıklıkla mevcut olduğunu” belirtti.
